Mehmet ŞimşekFenerbahçe’nin eski futbolcusu ve teknik direktörü Aykut Kocaman, Legend Futbol Youtube kanalında katıldığı programda konuştu.
Kocaman, şunları söyledi:
– Planlarımda Fenerbahçe’nin olmasının çok fazla anlamı yok. Şundan dolayı diyeceğim. Önemli olan benim Fenerbahçe’nin planlarında olup olmadığım. Buradaki karar verici ben değilim. Özellikle veri olayının etkisiyle ‘Fenerbahçe denkleminde yokum’ demiştim. Bunu bu anlamda deklare ettim ama hiçbir zaman şu demek değildi. Acil durumlar, acil ihtiyaçlar olabilir. Hayat kime ne getirecek belli olmuyor. Fenerbahçe’nin böyle bir tasarrufu olduğu sürece benim buna hayır deme niyetim de lüksüm de yok. Bu kadar basit.
– Ali Bey’in de anlayamadığı oydu herhalde. Benim dışarıdan bir hamle yaparak ya bir kuliste beklentim olarak böyle bir şey yapma şansım hiçbir zaman olmadı. Yapıma aykırı, yapım da böyle değil. Beni de bu anlamda tanımamış olması gerçekten üzdü. Çok acı yani. Hakikaten çok üzüldüm. Dolayısıyla benim böyle bir beklentim yok.
– Ali Koç, 6 sene içerisinde ilk 4 senesi için eleştirilerin odağındaydı ve haklı eleştirilerdi. Son 2 yıl için çok olumsuz sözler söylemeyeceğim. Ondan beklenen büyük başkanlığa yaklaştığını söyleyebilirim. Son 2 senenin kadroları, Fenerbahçe tarihinin hem maliyet hem de o maliyetin paralelindeki gücü açısından kuvvetli kadrolar. Ülkenin sıkıntılı ekonomik gidişatında bütün branşlarda mali açıdan herhangi bir sıkıntı gözükmüyor. Birkaç ana parametre vardır. Buralarda problem gözükmüyor. İyi kadrolar kurulmuş. İyi yönetiliyor. Doğru antrenörler seçiliyor.
– Jorge Jesus döneminde kuvvetli bir başlangıç vardı. O başarının paylaşımında problem gözüktü. Her şeyin Jesus’a gitmesi sanki yönetimde rahatsızlık yarattı gibi hissettim ben. Bunu bilgiye dayalı söylemiyorum. Jorge Jesus gitti, İsmail Kartal geldi. 2 Nisan’a kadar çok iyi gidiyordu takım. O kongredeki enerjiyi takımın arkasına gönderseydi Ali Bey, Galatasaray’ın karşısına A takım çıksaydı, inanıyorum ki Olympiakos’u eleme şansımız çok daha yüksek olacaktı. Bugünden baktığımızda geçen sezon 2 kupayı alma ihtimalinin çok yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Lig için söylemiyorum. O federasyonla Fenerbahçe’nin Galatasaray’ı geçmesi kolay gözükmüyordu. Yanlı ve fütursuz bir federasyondu.
– 2 Nisan’dan sonra Süper Kupa’yı direkt Galatasaray’a verdik. Arkasından Olympiakos maçı ilk yarım saatte 3-0 oldu. Ondan sonra kalan 180 dakikayı Fenerbahçe neredeyse tek kale oynadı. Son penaltıya kadar gitti. Hemen arkasından Sivasspor maçında olmayan penaltıyla bir anda her şey bitti. Ufak tefek futbol dinamikleriyle ilgili sorunlar olduğu söylenebilir. Ancak Ali Beyin genel olarak son 2 senedir doğru şeyler yaptığını gözlemliyorum. Bu sene de antrenör, transferler, genel olarak yönetiş tarzında, diğer branşlarda olumsuzluk görmüyorum. Ali Bey iyi gidiyor gibi gözüküyor.
– Galatasaray’ın sert deplasmanları var. Fenerbahçe avantajlı. Ancak Fenerbahçe de inişli çıkışlı ve ayakların yere basması önemli. Psikolojik üstünlük tekrar Fenerbahçe’ye geçti gözüküyor. Fenerbahçe bunu 2 Nisan’da pekiştirirse, o sene bu sene gibi gözüküyor.
